Tampere Başkanlık Sonuç Bildirisi Kararları 1999

madde14 sitesinden
Jaakpaat (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 09.10, 27 Nisan 2016 tarihli sürüm (1 revizyon içe aktarıldı)
(fark) ← Önceki hâli | En güncel hâli (fark) | Sonraki hâli → (fark)
Şuraya atla: kullan, ara

TAMPERE BAŞKANLIK SONUÇ BİLDİRİSİ KARARLARI

(15-16 EKİM 1999)

TAMPERE KİLOMETRE TAŞLARI

  1. Avrupa bütünleşmesi süreci, başlangıçtan itibaren, insan haklarına, demokratik kurumlara ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir özgürlük yönünde ortak bir kararlılığı temel almıştır. Bu ortak değerler, Avrupa Birliği'nde barışın sağlanması ve refahın artırılması için gerekli şartlardır. Bu değerler, aynı zamanda, Birliğin genişlemesinde de esas teşkil etmektedirler.
  2. Avrupa Birliği, ortak bir refah ve barış alanının belli başlı unsurlarını kendi vatandaşları için oluşturmuş bulunmaktadır. Bu unsurlar: tek bir pazar, ekonomik birlik ve parasal birlik ve küresel siyasal ve ekonomik zorlukları karşılayabilme yeteneğidir. Şimdi, Amsterdam Antlaşması'nın gerçekleştirmesi gereken, özgürlüklerin, Birlik içinde serbest dolaşım hakkı da dahil olmak üzere, herkese tarafından güvenlik ve adalet koşulları altında yararlanılabilmesini sağlamaktır. Bu amaç, vatandaşların sık sık dile getirdikleri kaygılara tekabül etmekte ve vatandaşların günlük hayatları üzerinde doğrudan etkiye doğurmaktadır.
  3. Bununla birlikte, bu özgürlük, sadece Birliğin kendi vatandaşlarının tekelinde olan bir hak olarak görülmemelidir. Bu özgürlüğün sırf mevcut olması bile, tüm dünyada Birlik vatandaşları için son derece olağan olan bu özgürlükten yararlanamayan birçok insan için bir çekim kaynağı oluşturmaktadır. Bu özgürlüğü, koşulları nedeniyle haklı gerekçelerle topraklarımıza girmek isteyenlerden esirgemek, Avrupa'nın gelenekleriyle çelişkili olacaktır. Bu ise, Birliğin, bir yandan sığınma ve göç konularında ortak politikalar belirlerken bir yandan da yasadışı göçü durdurmak ve yasadışı göçü organize edenlerle ve ilgili uluslararası suçları işleyenlerle mücadele etmek için dış sınırlarını tutarlı bir şekilde kontrol etme gereğini de göz ardı etmemesini gerektirmektedir. Bu ortak politikalar, kendi vatandaşlarımızın net olarak anladığı, Avrupa Birliği'nde korunma aramak veya Avrupa Birliği'ne girmek isteyenlere bir takım teminatlar sağlayan ilkelere dayanmalıdır.
  4. Amaç, Cenevre Mülteciler Sözleşmesi'nin ve başka ilgili insan hakları belgelerinin yükümlülüklerini yerine getirmeye tam anlamıyla kararlı, dayanışma kapsamında insani ihtiyaçlara cevap verme kabiliyetine sahip, açık ve güvenli bir Avrupa Birliği'dir. Ayrıca, Birlik'te yasal olarak ikamet eden üçüncü ülke vatandaşlarının toplumlarımıza entegre edilmesini sağlamaya yönelik bir ortak yaklaşım da geliştirilmelidir.
  5. Özgürlükten yararlanabilmek için, insanların herhangi bir Üye Devlet'te kendi ülkelerindeymiş gibi rahatça mahkemelere ve yetkili makamlara başvurabilecekleri gerçek bir adalet alanı gerekmektedir. Suçlular, Üye Devletlerin adli sistemleri arasındaki farklardan yararlanma yolları bulamamalıdırlar. Mahkeme kararları ve başka kararlar bütün Birlik'te tanınmalı ve icra edilmeli, bir yandan da kişiler ve ekonomik faaliyette bulunanlar için temel hukuki güvence muhafaza edilmelidir. Üye Devletler arasında daha iyi bir uyum ve daha fazla yakınlaşma sağlanmalıdır.
  6. Kişiler, Birlik'ten, özgürlüklerine ve yasal haklarına karşı tehdit oluşturan ciddi suçlarla mücadele etmesini bekleme hakkına sahiptirler. Bu tehdide karşı koymak için, Birliğin bütününde suç ve suç örgütlerinin önlenmesi ve bunlarla mücadele edilmesi yönünde ortak hareket edilmesi gereklidir. Birlik içinde suçluların veya suçtan kazanılanların saklanabileceği hiçbir yer olmamasını garanti etmek için emniyet güçlerinin ve adli güçlerin ortaklaşa olarak seferber edilmesi gereklidir.
  7. Özgürlük, güvenlik ve adalet alanı, şeffaflık ve demokratik denetim ilkelerine dayanmalıdır. Vatandaşların onayını ve desteğini kuvvetlendirmek için bu alanın amaçları ve ilkeleri konusunda sivil toplumla açık bir diyalog geliştirmeliyiz. Yetkili makamlara duyulan güveni muhafaza etmek için, yetkili makamların dürüstlüğü konusunda ortak standartlar geliştirilmelidir.
  8. Avrupa Birliği Konseyi, bu alanlarda Birliğin aynı zamanda uluslararası arenada da hareket etme kabiliyeti geliştirmesi ve önemli bir ortak olarak görülmesi gereğinin de temel öneme sahip olduğunu düşünmektedir. Bunun sağlanması için, ortak ülkelerle ve uluslararası örgütlerle, özellikle de Avrupa Konseyi, AGİK, OECD ve Birleşmiş Milletler ile yakın bir işbirliği gerekmektedir.
  9. Avrupa Birliği Konseyi, Konsey'i ve Komisyon'u, Avrupa Parlamentosu ile yakın işbirliği halinde, Viyana Eylem Planı'nı ve burada, Tampere'de üzerinde anlaşmaya varılmış olan aşağıda yazılı siyasi talimatları ve somut hedefleri esas alarak Amsterdam Antlaşması'nın eksiksiz bir şekilde ve derhal hayata geçirilmesini kolaylaştırmaya davet etmektedir.


III. Üçüncü ülke vatandaşlarına hakkaniyetli muamele edilmesi

  1. Avrupa Birliği, Üye Devletleri'nin topraklarında yasal olarak ikamet eden üçüncü ülke vatandaşlarına hakkaniyetli muamele gösterilmesini sağlamak zorundadır. Daha sıkı bir entegrasyon politikası ile bu kişilere AB vatandaşlarınınkilere yakın haklar ve yükümlülükler verilmesi amaçlanmalıdır. Bu sıkı entegrasyon politikası ile, aynı zamanda, ekonomik, sosyal ve kültürel hayatta ayrımcılığa karşı mücadele kuvvetlendirilmeli, ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı tedbirler geliştirilmelidir.
  2. Irkçılığa karşı bir Eylem Planı hakkındaki Komisyon Tebliğine binaen, Avrupa Konseyi, ırkçılık ve yabancı düşmanlığıyla mücadelenin hızlandırılması çağrısında bulunmaktadır. Üye Devletler, bu alandaki en iyi uygulama örneklerinden ve tecrübelerden yararlanmalıdırlar. Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı Avrupa İzleme Merkezi ve Avrupa Konseyi ile işbirliği daha da güçlendirilmelidir. Ayrıca, Komisyon, AT Antlaşması'nın ırkçılıkla ve yabancı düşmanlığıyla mücadele hakkındaki 13'üncü maddesinin hayata geçirilmesi için mümkün olan en kısa sürede önerilerini ortaya koymaya davet edilmektedir. Daha genel olarak ayrımcılıkla mücadele için, Üye Devletlerin ulusal programlar oluşturmaları uygun olacaktır.
  3. Avrupa Birliği Konseyi, üçüncü ülke vatandaşlarının kabul edilmelerinin ve ikamet etmelerinin koşulları ile ilgili ulusal mevzuatın, Birlik içindeki ekonomik ve demografik gelişmelerin ortak bir değerlendirmesi ve aynı zamanda menşe ülkelerdeki durum esas alınarak birbirlerine yakınlaştırılması gereğini kabul etmektedir. Avrupa Birliği Konseyi, bu amaçla, Konsey tarafından, Komisyon'un önerileri esas alınarak acele kararlar alınmasını istemektedir. Bu kararlarda, her Üye Devlet'in göçmen kabul etme kapasitesinin yanı sıra, söz konusu Üye Devlet'in menşe ülkelerle tarihi ve kültürel bağları da dikkate alınmalıdır.
  4. Üçüncü ülke vatandaşlarının yasal statüsü, Üye Devlet vatandaşlarınınkine yakınlaştırılmalıdır. Bir Üye Devlet'te belirlenecek bir süre boyunca yasal olarak ikamet etmiş olan ve uzun dönemli ikamet iznine sahip olan kişilere, söz konusu Üye Devlet'te, AB vatandaşlarının yararlandıkları haklara mümkün olduğu kadar yakın olan bir dizi tek tip hak verilmelidir; örneğin: ikamet hakkı, öğrenim görme hakkı ve ücretli veya serbest meslek sahibi olarak çalışma hakkı gibi. Ayrıca, ikamet edilen Devlet'in vatandaşları karşısında ayrımcılık yapılmaması ilkesi de uygulanmalıdır. Avrupa Birliği Konseyi, uzun dönemli ikamet eden üçüncü ülke vatandaşlarına ikamet ettikleri Üye Devlet'in uyruğunu kazanma olanağı verilmesi hedefini de onaylamaktadır.VI. Adli kararların karşılıklı olarak tanınması
  1. Adli kararların ve mahkeme kararlarının karşılıklı olarak daha fazla tanınması ve yasaların gerektiği şekilde birbirlerine yakınlaştırılması, yetkili makamlar arasında işbirliğini ve birey haklarının yargısal himayesini kolaylaştıracaktır. Dolayısıyla, Avrupa Birliği Konseyi, karşılıklı tanıma ilkesini onaylamaktadır. Avrupa Birliği Konseyi'nin görüşüne göre, karşılıklı tanıma, Birlik dahilinde hem özel hukuk konularında hem de cezai konularda adli işbirliğinin temel taşı haline gelmelidir. Bu ilke, hem mahkeme kararları için, hem de yetkili yargısal makamların diğer kararları için geçerli olmalıdır.
  2. Özel hukuk konularında, Avrupa Birliği Konseyi, Komisyon'a, istek muhatabı Üye Devlet'te bir kararın veya mahkeme kararının tanınması ve icra edilmesini mümkün kılmak için hala gerekli olan ara tedbirlerin daha da azaltılması yönünde bir öneride bulunma çağrısında bulunmaktadır. Bir ilk adım olarak, bu ara prosedürler, küçük tüketici alacakları veya küçük ticari alacaklarla ilgili haklar için ve aile ihtilafları alanındaki bazı mahkeme kararları için (örneğin nafaka talepleri ve ziyaret hakları) kaldırılmalıdır. Bu kararlar, herhangi bir ara işlem veya icranın reddedilmesi için bir gerekçe olmaksızın Birliğin bütününde otomatik olarak tanınmalıdır. Bunun yanı sıra, hukuk usulleri kanununun belirli yönleri hakkında asgari standartlar belirlenmelidir.
  3. Cezai konularla ilgili olarak, Avrupa Birliği Konseyi, Üye Devletlerin suçluların iadesi hakkındaki 1995 ve 1996 AB Sözleşmeleri'ni hızla onaylamalarını istemektedir. Avrupa Birliği Konseyi, kesin bir şekilde mahkum olduktan sonra adaletten kaçan kişilerin durumunda Üye Devletler arasında resmi iade prosedürünün kaldırılmasını, onun yerine AB Antlaşması Madde 6 uygun olarak söz konusu kişilerin sadece transfer edilmesinin geçmesini düşünmektedir. Ayrıca, adil yargılama ilkesine halel getirilmeden, hızlandırılmış iade prosedürleri de düşünülmelidir. Avrupa Birliği Konseyi, Komisyon'u, Schengen Uygulama Anlaşması'nın ışığında bu konu hakkında önerilerde bulunmaya davet etmektedir.
  4. Karşılıklı tanıma ilkesi, yargılama öncesi emirler için de, özellikle ilgili yetkili makamların çabucak delilleri güvenceye alabilmesini ve kolayca taşınabilen varlıklara el koyabilmesini sağlayacak emirler için de geçerli olmalıdır; bir Üye Devlet'in yetkili makamları tarafından yasal olarak toplanmış deliller, orada geçerli standartlar dikkate alınarak, diğer Üye Devletlerin mahkemeleri önünde de kabul edilebilmelidir.
  5. Avrupa Birliği Konseyi, Konsey'den ve Komisyon'dan, 2000 Aralık ayına kadar, karşılıklı tanıma ilkesini hayata geçirecek bir tedbirler programını benimsemelerini istemektedir. Bu programda, aynı zamanda, Üye Devletlerin temel hukuki ilkelerine saygı gösterilerek, bir Avrupa İcra Emri hakkında ve hukuk usulleri kanununun karşılıklı tanıma ilkesinin uygulanmasını kolaylaştırmak için ortak asgari standartlara ihtiyaç duyulan yönleri hakkında çalışmalar da başlatılmalıdır.


D. DAHA GÜÇLÜ DIŞ EYLEMLER

  1. Avrupa Birliği Konseyi, Birliğin kullanımında olan bütün yetkilerin ve araçların, özellikle dış ilişkilerde olmak üzere, bir özgürlük, güvenlik ve adalet alanı kurmak amacıyla entegre ve tutarlı bir şekilde kullanılması gerektiğinin altını çizmektedir. Adalet ve İçişleri ile ilgili kaygılar, diğer Birlik politikaları ve faaliyetlerinin tanım ve uygulamalarına entegre edilmelidir.
  2. Amsterdam Antlaşması'nın dış eylemler için sağladığı yeni olanaklardan ve özellikle de Ortak Stratejiler'den ve aynı zamanda AB Antlaşması Madde 38 dayanan anlaşmalardan ve Topluluk anlaşmalarından sonuna kadar yararlanılmalıdır.
  3. Adalet ve İçişleri'nde Birliğin dış eylemleri için net öncelikler, politika hedefleri ve tedbirler tanımlanmalıdır. Konsey tarafından, Komisyon ile yakın işbirliği halinde, çalışma yapısı ile ilgili meseleler de dahil olmak üzere, Adalet ve İçişleri'nde Birliğin dış eylemleri için politika hedefleri ve tedbirler hakkında, 2000 Haziran ayındaki Avrupa Birliği Konseyi'nden önce somut tavsiyeler hazırlanmalıdır.
  4. Avrupa Birliği Konseyi, organize suçlara karşı Üye Devletler ile Birlik ile sınırdaş olan üçüncü ülkeler arasında bölgesel işbirliğini desteklediğini ifade etmektedir. Bu bağlamda, Baltık Denizi bölgesindeki çevre ülkeler tarafından elde edilen somut ve pratik sonuçlara memnuniyetle dikkat çekmektedir. Avrupa Birliği Konseyi, Balkanlar'da bölgesel işbirliği ve kalkınmaya özel önem vermektedir. Avrupa Birliği, İtalyan hükümeti tarafından 2000 yılının ilk yarısında düzenlenecek olan Adriyatik ve İyon Denizleri'nde Kalkınma ve Güvenlik hakkında Avrupa Konferansı'nı memnuniyetle karşılamaktadır ve bu konferansa katılmak niyetindedir. Bu girişim, Güney Doğu Avrupa İstikrar Paktı bağlamında değerli bir destek sağlayacaktır.